Uzun zamandır buralarda olmadığımı biliyorum . Maalesef istem dışı olsa da bilgisayarımı tamirden alır almaz tekrar buluştuk sevgili okuyucu :)
İstanbul Fuarında çalışırken bayadır aklımda olan The Giver serisini hemen komşu standımız olan Arkadaş Yayınevi / Akılçelen den
Fuardaki üçüncü günümde artık yeter artık yeme (benim paramı) diyen babamı aksine tüm çalışmalar tam gaz devam. Pegasus standında Siyah Buz ve Kefaret yerini alır almaz kaptım . Son novella da geldi. Beni 3. salonda Pegasus standında çalışırken görebilirsiniz. Gelin muhabbet edelim ;)
seriyi ve de Brandon Sanderson kitaplarını edindim. Tüm yorgunluğa ve her gün çalışmaya rağmen ilk Seçilmiş Kişi yi okumaya başladım ve hemencecik bitti.
Bu kitapta distopya içinde saklanmış bir ütopia oluşumu mevcut. Herkesin hayatının mükemmel olduğu , hiçbir sorunun olmadığı : güllük gülistanlık bir dünya.
Bu düzende yaşayan bireyler doğumundan itibaren elenerek ya toplulukta kalıyor ya da topluluk dışı ediliyor. Her yıl edinilen bilgiler doğrultusunda 12. senede topluluktaki yerin belirleniyor ve de gözcüler tarafından bu süre boyunca adım adım izlenip sana en uygun olan bir işin seçiliyor.
Jonas on ikinci sene sonundaki törende karşısına ne çıkacağını bilmiyordu. Hiçbir zaman tek bir şeye odaklanmamıştı ve de herhangi bir mesleğe eğilimi yoktu. Törende numarası bir türlü okunmayınca telaşla kendi sırasını beklerken hiç ummadığı bir sonuçla karşılaştı : o artık bir Toplayıcıydı.
Toplayıcılar yüzyıllardır yaşanan tüm olayların hatıralarını bilen ve o bilgeliğiyle topluluğa verilecek kararlarda danışmanlık eden kişidir. Şimdiye kadar kısıtlanmış bilgiler içinde yaşamını süren Jonas için bu zor bir eğitim süreci olacaktır çünkü ; eğitimi ona büyük acılar verecektir.
Bu eğitim sürecince edindiği bilgiler doğrultusunda Jonas artık farklı bir insandır ve renkler , duygular , acı , kayıp , hastalık , ölüm gibi bir çok anıya sahiptir . Bu anılara sahip Aktarıcı hariç tek insandır. Paylaşabileceği , yaşadıklarını anlatabileceği tek bir kişi bile yoktur. Çünkü anlatsa bile kimse inanmayacaktır. Ve hatıralar çok tehlikelidir. Mükemmelleştirilmiş bir toplum için ölümcül olabilir.
Yarın haftasonu fuar tıklım tıklım olacak erken yatmam lazım ama kitap çok güzel *_*
Sanırım kitap hakkında yazacaklarım bu kadar ama söylenecek bir dolu şey var :
Kitabın okurken bana verdiği hisler muhteşemdi. Uykusuzluktan gözlerim ağrırken bile kapağını kapatıp yatamadım. Bazen eksik hissettiğim şeyler vardı ve sonundaki o yoğunluk tamam bu kitap 5 puanı hak ediyor dedirtecek kadar iyiydi. Okudukça Jonas ın değişimini hissettim ve de kitap tamamen U dönüşü yaptı. Sürpriz bir öge ile de tamamen farklı bir yol ayrımına sürüklenen Jonas ın hikayesini okumak isteyeceksiniz. Harika sonu ile okunası bir kitap Seçilmiş Kişi.
Yakın zamanda sinemalarda yerini alan eserin okumasını yaptığıma göre artık mutlulukla filmini izleyebilirim.
Serinin devam kitapları olan ;
Maviyi Toplamak [2.kitap]
Mesajcı [3.kitap]
nın merak edip sayfalarını karıştırırken sanki bunlar devam kitapları değil de ayrı kitaplar izlenimine kapıldım. (Sanırım da doğru bir tahmin)
Yayıneviyle muhabbet ederken serinin 4. kitabı olan Oğul (Son) kitabının da yakın bir zamanda okuyucu ile buluşacağı haberini aldım ve de çok mutlu oldum. Meraklısına yazarın gene Arkadaş Yayıncılıktan çıkan Yıldızları Toplamak ve de Willoughby Ailesi kitapları mevcut.
Harika kadrosu ile filmi şu an izlemek için içim gitse de artık yarına diye erteliyorum ve tahminimce filmin kitabın filmden ayrılan birçok noktası olacaktır ki bu da yazar keşke biraz daha fazla yazsaydı dediğim nokta ile alakalı. Çünkü 190 sayfadan (ki büyük bir fontla) daha fazlası yazılabilecek harika bir konuyu biraz kestirip atmış gibi. Tabi ki gene harika olmuş ama araya doldurulabilecek tonla öge olabilirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder